Risalei Nurdaki esma ve sıfatlar

Posted by

Risale-i Nur’da ki esma ve sıfatlar
001-) Hâllâk-ı Alîm : Her şeyi bilen, sonsuz ilim sahibi olan yaratıcı.
002-) Hâllâk-ı Azîm : Yüce yaratıcı.
003-) Hâllâk-ı Bîmisal : Her şeyi benzersiz ve emsalsiz bir gaye ile yaratan.
004-) Hâllâk-ı Hakîm : Her şeyi belli bir gaye ve faydalarla yaratan.
005-) Hâllâk-ı Kâinat : Kainatı yoktan var eden.
006-) Hâllâk-ı Lemyezel : Zaman ve mekanla kayıtlı olmayan yaratıcı olan.
007-) Hâllâk-ı Rahîm : Yarattıklarına merhamet ve şefkatle bakan.
008-) Ganî-i Alelıtlak : Her cihetle sonsuz zenginlik sahibi.
009-) Ganî-i Kerîm : Kimseye muhtaç olmayan, sonsuz ikram ve gerçek zenginlik sahibi.
010-) Ganî-i Kerîm-i Mutlak : Mutlak kerem ve zenginlik sahibi olan.
011-) Ganî-i Mutlak : Sonsuz ve sınırsız zenginlik sahibi ve hiçbir şeye ihtiyacı olmayan.
012-) Âdil-i Bilhak : Hak ve adaletle iş gören.
013-) Âdil-i Mutlak : Her şeye layık olduğunu veren, zulümden münezzeh olan mutlak adalet sahibi.
014-) Âdil-i Rahîm : Merhametli ve adil olan.
015-) Adl-i Âdil : Her zaman adaletle hükmeden, adalet sahibi.
016-) Atûf : Çok acıyan, pek merhametli olan.
017-) Atûf-ü Bâkî : Çok acıyan merhamet eden.
018-) Alîm : Her şeyi hakkıyla bilen.
019-) Alîm-i Hafîz : Her şeyi bilerek hıfz eden koruyan.
020-) Alîm-i Bâkî : Her şeyi hakkıyla bilen ve sonsuz hayat sahibi olan.
021-) Alîm-i Kadîr : Her şeye gücü yeten ve her şeyi bilen.
022-) Alîm-i Küll-i şey : Her şeyi bilen.
023-) Alîm-i Mutak : Sonsuz ve sınırsız ilim sahibi.
024-) Alîm-i Zülcelâl : Her şeyin ilmine dahil olduğu heybet ve celal sahibi.
025-) Âllâmü’l-Guyûb : Gaybı hakkıyla bilen.
026-) Âmir-i Mutlak : Mutlak amir ve emir sahibi olan.
027-) Gaffâr : Günahları bağışlayan.
028-) Gafûr : Günahları çok bağışlayan.
029-) Gafûrü’r-Râhim : Sonsuz merhamet ve şefkat sahibi olan, affı seven ve dilediğini affeden.
030-) Cenâb-ı Kibriyâ : Büyüklük ve azamet sahibi.
031-) Cenâb-ı Mün’im-i Hakikî : Gerçek nimet verici.
032-) Cenâb-ı Vâcibü’l-Vücud : Varlığı zati olan, varlığı kendilendik, başka hiç bir sebebe bağlı olmaksızın bizzat var olan; vücut mertebelerinin en yükseğinde olan.
033-) Feyyâz-ı Mutlak : Mutlak bereket ve bolluk sahibi olan.
034-) Feyyâz-ı Müteâl : Çok feyiz ve bolluk veren, büyük ve yüce olan.
035-) Feyyâz-ı Rahmânî : Bol ve bereketli rızk veren.
036-) Hannân : Çok merhametli olan.
037-) Hannân-ı Mennân : Merhamet ve ihsanı bol olan.
038-) El-Hâfız : Kainattaki, olmuş ve olacak her şeyi hıfz eden, koruyan.
039-) Erhamü’r-Râhimîn : Merhamet edenlerin en merhametlisi.
040-) Azîz-i Cebbâr : İstediğini mutlaka yapabilen, çok izzet sahibi olan.
041-) Bâis-i Bâkî : Yeniden yaratan, ölüleri tekrar dirilten ve sonsuz hayat sahibi olan.
042-) Bâkî-i Hakikî : Gerçek sonsuzluğun sahibi olan.
043-) Bâkî-i Sermedî : Ebediyen var olacak, zamanla ve mekanla sınırlı olmayan.
044-) Bâkî-i Zülcelâl : Varlığı sonsuz olan, heybet ve celal sahibi.
045-) Bâkî-i Zülkemâl : Varlığı sonsuz olan ve kemal sahibi.
046-) Basîr : Her şeyi gören.
047-) Cebbâr : İstediğini mutlak yapan; dilediğine muktedir olan; büyüklük,azamet ve kudret sahibi
048-) Celâl : Sonsuz büyüklük, haşmet, ululuk, yücelik ve haşmet sahibi olan.
049-) Celîl : Celal sahibi, azim, mertebece her şeyden yüksek olan.
050-) Celîl-i Bâkî : Azim, mertebece her şeyden yüksek olan ve sonsuz hayat sahibi.
051-) Celîl-i Cemîl : Tam güzellik ve büyüklük sahibi.
052-) Celîl-i Pürkemâl : Tam kemal sahibi.
053-) Celîl-i Zülcemâl : Güzellik sahibi.
054-) Cemîl-i Alelıtlak : Sonsuz ve kusursuz güzellik sahibi olan.
055-) Cemîl-i Bâkî : Daimi güzellik sahibi olan.
056-) Cemîl-i Mutlak : Bütün kusur ve noksanlardan uzak ve güzellik mertebelerinin en yükseğine ve mükemmel derecesine sahip olan.
057-) Cemîl-i Pürkemâl : Güzelliğin ve mükemmelliğin bütün mertebelerinin sahibi olan.
058-) Cemîl-i Zülcelâl : Büyüklük sahibi ve çok güzel olan.
059-) Cemîl-i Zülkemâl : Mükemmellik ve güzellik sahibi olan.
060-) Cevâd : Nihatesiz ihsan ve cömertlik sahibi.
061-) Cevâd-ı Kerîm : Nihayetsiz ikram ve cömertlik sahibi olan.
062-) Cevâd-ı Mutlak : Sonsuz cömertlik ve ihsan sahibi.
063-) Kemâli Sermedi : Zaman ve mekanla kayıtlı olmayan, bütün mükemmelliklerin sahibi.
064-) Mahbûb-u Bâkî : Ayrılığın olmadığı ve hakiki sevilmeye layık olan.
065-) Mahbûb-u Bilhak : Hakikaten sevilmeye layık olan.
066-) Mahbûb-u Ezelî : Zaman ve mekanla sınırlı olmayan ve bütün varlıklar tarafından sevilen.
067-) Mahbûb-u Hakikî : Gerçek sevilmeye layık olan.
068-) Mahbûb-u lâyezâl : Hiçbir zaman ayrılığın olmadı gerçek sevmeye layık olan.
069-) Mahbûb-u Sermedî : Varlığı sonsuz olan ve ebediyen sonsuz sevgiye layık olan.
070-) Mahbûb-u Zülkemâl : Mükemmeliklerin sahibi olan ve sevilmeye en layık olan.
071-) Deyyân : Herkesin hakkını en iyi bilen ve veren.
072-) Ehad : Zatı tek olan.
073-) Fa’âl-i Hallak : Her şeyi en güzel bir şekilde yaratan, her zaman farklı bir işte olan.
074-) Fa’alün Limâ Yürîd : İradesiyle dilediği şekilde, sürekli faaliyette olan.
075-) Fâil-i Ferd-i Samed : Hiçbir şeye muhtaç olmayan, tek olan ve sürekli faaliyette olan.
076-) Fâil-i Hakîm-i Rahîm : Bütün merhamet ve hikmet fiillerinin sahibi olan.
077-) Fâil-i Kadîr : Her şeye gücü yeten ve sürekli faaliyette olan.
078-) Fâil-i Mükemmel : Her fiili ve işi mükemmel olan.
079-) Fâil-i Zülcelâl : Sonsuz büyüklük sahibi ve sürekli faaliyette olan.
080-) Fâtır : Benzersiz ve harika şeyleri yaratan.
081-) Fâtır-ı Akdes : Kusursuz olarak benzersiz varlıkları yaratan.
082-) Fâtır-ı Bâkî : Benzeri bulunmayan şeyleri yaratan ve faaliyeti durmayan.
083-) Fâtır-ı Bîmisal : Harika üstün ve emsalsiz, benzersiz sanatlarla her şeyi benzersiz yaratan.
084-) Fâtır-ı Hakîm : Her şeyi bir maksada uygun ve hikmetle, benzersiz bir şekilde yaratan.
085-) Fâtır-ı Kadîr : Her şeye gücü yeten ve her şeyi benzersiz bir şekilde yaratan.
086-) Fâtır-ı Kerîm-i Zülcemâl: Bol lütuf ve keremiyle her şeyi, eşsiz güzellikte yaratan.
087-) Fâtır-ı Rahîm : Sonsuz şefkatiyle her şeyi benzersiz bir surette yaratan.
088-) Fâtır-ı Rahmân : Her şeyi benzersiz bir surette yaratıp merhametiyle de rızkını ummadığı yerden ona ulaştıran.
089-) Fâtır-ı Zülcelâl : Snsuz büyüklük sahibi ve benzeri olmayan şeyleri yaratan.
090-) Fâtır-ı Zülcemâl : Sonsuz güzellik sahibi ve her şeyi benzersiz yaratan.
091-) Ferd-i Vâhid : Benzersiz, tek ve yalnız olan.
092-) Ferdiyet-i Rabbâniye : Tek terbiye edici olan.
093-) Hafîz-ı Hakikî : Hakiki hıfz ve muhafaza eden.
094-) Hafîz-ı Alîm : Her mahlukun başına gelecek vaziyetleri ve başından geçenleri bilen ve muhafaza eden.
095-) Hafîz-ı Rahîm : Çok merhametli olan ve her mahlukun başına gelecek vaziyetleri ve başından geçenleri muhafaza eden.
096-) Hafîz-ı Zülcelâl : Yaratıklarını belalardan, tehlikelerden koruyan büyüklük sahibi.
097-) Hak : Her şeyi hakkıyla yaratan, varlığı hak olan ve her hakkın sahibi olan.
098-) Hakem : Haklı ile haksızı ayıran ve her işi bir hikmete göre olan.
099-) Hekem-i Zülcelâl : Büyüklüğü ile haklı ile haksızı ayıran ve her işi bir hikmete göre yapan.
100-) Hakîm : Her şeyi gaye ve faydalarla yaratan.
101-) Hakîm-i A’zam : En büyük hakim.
102-) Hakîm-i Âdil : Adaletle hükmeden.
103-) Hakîm-i arz ve semâvât : Yerlerin ve göklerin hakimi olan.
104-) Hakîm-i Bîmisâl : Emsalsiz ve benzersiz hikmet sahibi olan.
105-) Hakîm-i ezel ve ebed : Ezele ve ebede hükmeden.
106-) Hakîm-i Ezelî : Başlangıcı olmayan ve sonsuz hikmet sahibi olan.
107-) Hakîm-i Hakem-i Hakîm-i : Her şeyin tasarrufu elinde olan ve her şeyi belli gaye ve faydalarla yaratan, sonsuz Zülcelâl-i velcemâl : büyüklük sahibi olan.
108-) Hakîm-i Hakîm : Her işi belli bir fayda ve gayeye göre idare eden.
109-) Hakîm-i Kadîr : Gücü her şeye yeten ve her işi belli bir fayda ve gayeye binaen yapan.
110-) Hâkîm-i Mutlak : Sonsuz hikmet sahibi ve her şeyi gayeli ve faydalı yaratan.
111-) Hakîm-i Müdebbir : Her şeye hükmeden ve işleri düzenleyip idare eden.
112-) Hakîm-i Pürkemâl : Her şeyi mükemmel bir şekilde belli bir gaye ve fayda gözeterek yapan.
113-) Hakîm- Rahîm : Her şeyi gaye ve faydalar gözeterek yapan ve çok merhametli olan.
114-) Hakîm-i Zülcelâl : Her şeyi gaye ve faydalar gözeterek yaratan ve sonsuz büyüklük sahibi olan.
115-) Hakîm-i Zülcemâl : Her şeyi gaye ve faydalar gözeterek çok güzel bir şekilde yaratan.
116-) Hakîm-i Zülkemâl : Her şeyi gaye ve faydalar gözeterek yaratan ve her işi mükemmel olan.
117-) Halık : Yaratıcı, her şeyi yoktan yaratan.
118-) Halık-ı Adl ü Hakîm : Her şeyi belli bir ölçü ve nizamla yaratan.
119-) Halık-ı Âlem : Bütün alemi yaratan.
120-) Halık-ı arz ve semâvat : Yeri ve göğü yaratan, yoktan var eden.
121-) Halık-ı Bâkî : Her şeyi yaratıp, hayatlarını devam ettiren.
122-) Halık-ı Ferd : Her varlığı benzersiz ve tek yaratan.
123-) Halık-ı Hakîm : Her varlığı belli bir gaye ve faydalarla yaratan.
124-) Halık-ı Hakîm-i Rahîm : Çok şefkatli olan ve her varlığı belli bir gaye için ona layık cihazlarıyla yaratan.
125-) Halık-ı Kerîm : Her mahlukun ihtiyacını ummadığı yerden bolca gönderen.
126-) Halık-ı Küll-i şey : Her şeyin yaratıcısı olan.
127-) Halık-ı Mutlak : Yaratmasında sınır olmayan.
128-) Mâbud-u Bâkî : Her varlığın kendisine ibadet ettiği ve varlığının sonu olmayan.
129-) Mâbud-u Bilhak : Asıl ibadet edilecek, hakkıyla ibadete layık olan.
130-) Mâbud-u Cemîl-i Zülcelâl: Celal sahibi, sonsuz güzel ve her şeyin kendisine ibadet ettiği.
131-) Mâbud-u Ezelî : Zaman ve mekanla kayıtlı olmayan ve bütün yaratılmışların kendisine ibadet ettiği.
132-) Mâbud-u Hakikî : Asıl ve gerçek ibadet edilmeye layık olan.
133-) Mâbud-u Lemyezel : Zaman ve mekanla kayıtlı olmayan ve bütün yaratılmışların kendisine ibadet ettiği.
134-) Mâbud-u Mahmûd : Övülmeye, met’he layık ve bütün yaratılmışların kendisine ibadet ettiği.
135-) İsm-i Âhir : Her şeyin sonrasını en iyi bilen.
136-) İsm-i Evvel : Her şeyin öncesini en iyi bilen.
137-) İsm-i Kadîr : Her şeye kudreti ve kuvveti yetebilen.
138-) İsm-i Kahhar : Her şeye hükmünü geçiren.
139-) İsm-i Mukaddir : Bütün mahlukatın her ihtiyacını kıymeti miktarınca veren.
140-) İsm-i Nur : Her türlü aydınlatıcının sahibi olan.
141-) İsm-i Rahman : Her şeyin rızkını ummadığı yerden veren.
142-) İsm-i Zâhir : Her şeyin görünüşünü süslü ve sanatlı yapan.
143-) İstihdâm-ı Rahmânî : Çok merhametli olan.
144-) Kadîm-i Bâkî : Varlığının öncesi ve sonu olmayan.
145-) Kadîr : Her şeye gücü yeten sonsuz kudret sahibi.
146-) Kadîr-i Alîm : Her şeyi bilen ve her şeye gücü yeten.
147-) Kadîr-i Bîmisâl : Benzeri olmayan, güç sahibi olan.
148-) Kadîr-i Ezelî : Her şeye gücü yeten, zaman ve mekanla kayıtlı olmayan.
149-) Kadîr-i Hakîm : Her şeyi hikmetle yaratan ve her şeye gücü yeten.
150-) Kadîr-i Kayyûm : Varlığı kendinden olan ve her şeye gücü yeten.
151-) Kadîr-i Kerîm : İkramı bol olan ve her şeye gücü yeten.
152-) Kadî-i Küll-i Şey : Her şeye gücü yeten, sonsuz kudret sahibi.
153-) Kadîr-i Mutlak : Kudreti mutlak olan ve her şeye gücü yeten, sonsuz kudret sahibi.
154-) Kadîr-i Mürîd : İrade ettiği her şeyi yapmaya gücü yeten.
155-) Kadîr-i Rahîm : Her şeye gücü yeten ve sonsuz şefkat sahibi olan.
156-) Kayyûm : Varlığı ve diriliği her an için olup, gökleri, yerleri her an için tutan, daimi her şeye her : hususta iktidarı olan.
157-) Kayyûmiyet : Varlığı ve diriliği her an için olup, gökleri, yerleri her an için tutan, daimi her şeye her : hususta iktidarı olan.
158-) Kayyûmiyet-i İlâhiye : Varlığı ve diriliği her an için olup, gökleri, yerleri her an için tutan, daimi her şeye her : hususta iktidarı olan.
159-) Kayyûm-u Bâkî : Varlığı ve diriliği her an için olup, gökleri, yerleri her an için tutan, daimi her şeye her : hususta iktidarı olan.
160-) Kayyûm-u Sermedî : Zaman ve mekanla sınırlı olmayan, varlığı ve varlığının devamı için hiç bir şeye muhtaç : olmayan ve her şeyin varlığını devam ettiren.
161-) Kayyûm-u Zülcelâl : Varlığı ve diriliği her an için olup, gökleri, yerleri her an için tutan, daimi her şeye : her hususta iktidarı olan.
162-) Kerîm : İkram ve ihsanı bol olan.
163-) Kerîm-i Mutlak : Sınırsız ikram sahibi olan.
164-) Kerîm-i Müteâl : Büyük kerem sahibi olan.
165-) Kerîm-i Pürneval : Her türlü nimeti bolca ikram eden.
166-) Kerîm-i Rahîm : Sonsuz ikram ve ihsan sahibi, pek merhametli olan.
167-) Kerîm-i Zülcemâl : Bol bol ihsan edip güzelleştiren.
168-) Kuddüs : Kainattaki her şeyin temiz olmasını sağlayan, kusur ve noksanlıklardan uzak olan.
169-) Kudret-i Ehad-ı Samed : Tek ve sonsuz kudret sahibi olan.
170-) Kudret-i Ezeliye : Zaman ve mekanla sınırlı olmayan.
171-) Kudret-i Sâni : Her şeyi sanatla yaratan.
172-) Kumandan-ı Akdes : Yaratılmış her şey ordusunda asker olan ve onların her türlü ihtiyaçlarını eksiksiz ve : mükemmel karşılayan.
173-) Mahmûd-u Bilıtlak : Sınırsız hamt ve övgüye layık olan.
174-) Mâlik-i Bâkî : Her şeyin sonuna kadar sahibi olan.
175-) Mâlik-i Ebedî : Her şeyin sonuna kadar sahibi olan.
176-) Mâlik-i Hakikî : Her şeyin hakiki sahibi ve maliki olan.
177-) Mâlik-i Kerîm : Bol ikram ve ihsan sahibi olan her şeyin gerçek sahibi.
178-) Mâlik-i Mülk : Bütün mülklerin sahibi, her şeyin maliki olan.
179-) Mâlik-i Rahîm : Çok merhametli ve şefkatli her şeyin sahibi olan.
180-) Mâlik-i Rahîm- Kerîm : Bol kerem ve rahmet sahibi.
181-) Mâlik-i Zülcelâl : Sonsuz büyüklük ve her şeyin sahibi olan.
182-) Mâlik-i Zülkemâl : Sonsuz kemal ve her şeyin sahibi olan.
183-) Mâlikü’l-Mülk : Görünen maddi alemin sahibi olan.
184-) Mâlikü’l-Mülk-ü Zülcelâl: Görünen maddi alemin sahibi ve ihtişamı büyük olan.
185-) Mâlikü’l-Mülk-ü : Görünen maddi alemin sahibi ve ikramı bol, ihtişamı büyük olan.
Zülcelâl-i Ve’l-İkram :
186-) Mâruf : Bütün mahlukat tarafından bilinip tanınan.
187-) Melik-i Kadîr : Her şeye gücü yeten ve her şeyin sahibi olan.
188-) Mennân : İhsanı bol, çok çok nimet veren.
189-) Meşkûr : Kendisine şükür edilen.
190-) Mukaddir : Her şeyin kıymetini biçip, ona göre vücut veren.
191-) Mihmandar-ı Kerîm-i Zülcelal : Dünya misafir hanesinde kullarına yardım edip rızıklandıran büyüklük sahibi.
192-) Mûcid-i Bâkî : Her şeyi yoktan meydana getiren.
193-) Mûcid-i Hakikî : Her şeyi yoktan meydana getiren gerçek yaratıcı.
194-) Mûcid-i Külli Mevcud : Her varlığı yoktan yaratan.
195-) Muhsin : İhsan eden, iyilik yapan.
196-) Muhsin-i Kerîm : İhsan ve kerem sahibi olan.
197-) Muhyî : Dirilten, hayat veren.
198-) Musahhirü’ş-Şems : Güneşi kendine boyun eğdiren.
199-) Musavvir : Tasvir eden, şekil ve suret çizen; her şeye kendine layık güzel şekil ve suretler veren.
200-) Mutasarrıf-ı Hakikî : Gerçek tasarruf sahibi olan.
201-) Mutasarrıf-ı Hakîm : Hikmetlerle ve gayelerle idare eden.
202-) Mutasarrıf-ı Kadîr : Her şeyde tasarruf etmeye gücü yeten.
203-) Müdebbîr-i Hakîm : Her işi önceden, geleceğini bilerek ayarlayan ve belli bir gayeyi takip ederek yaratan.
204-) Müdebbir-i Rahîm-i Zülcemâl : Her işi önceden, geleceğini bilerek şefkatle ve en güzel bir biçimde ayarlayan.
205-) Mümît : Her varlığa ölümü tattıran.
206-) Mün’im : Nimet veren. Asıl nimet sahibi olan.
207-) Mün’im-i Hakikî : Gerçek nimet verici olan.
208-) Mün’im-i Hakikîye : Gerçek nimet sahibi olan.
209-) Mün’im-i Kerîm : Nimetlendiren, bol bol ikram ve ihsanda bulunan.
210-) Mün’im-i Rahim : Nimetlerin hakiki sahibi ve çok merhametli olan.
211-) Münazzım : Sıralayıp dizen, her şeyi en güzel bir şekilde tanzim eden.
212-) Münevvir : Maddi ve manevi her şeyi nurlandıran sonsuz nur sahibi.
213-) Müsebbibü’l-Esbab : Bütün sebeplere sahip olan, onları meydana getiren.
214-) Müstağnî-i Ale’lıtlak : Her cihetle zengin olan ve hiçbir şeye muhtaç olmayan.
215-) Müstağnî-i Mutlak : Her cihetle zengin olan ve hiçbir şeye muhtaç olmayan.
216-) Müstean : Kendisinden yardım istenen.
217-) Rab : Besleyen, yetiştiren, terbiye eden.
218-) Rahîm : Sonsuz merhamet sahibi.
219-) Rahîm-i Hakîm : Sonsuz hikmetlerle rahmet ve bereketini ihsan eden.
220-) Rahîm-i Kerîm : İkramı bol ve kullarına çok merhametli olan.
221-) Rahîm-i Mutlak : Mutlak merhamet sahibi olan.
222-) Rahîm-i Zât-ı Zülcelâl : Büyüklük sahibi ve çok şefkatli olan.
223-) Rahîm-i Zülcemâl : İsim ve sıfatları çok güzel olan ve yaratıklarına karşı sonsuz şefkat sahibi.
224-) Rahîm-i Zülkemâl : İsim ve sıfatları mükemmel olan ve yaratıklarına karşı sonsuz şefkat sahibi.
225-) Rahmân : Sonsuz merhamet ve şefkatle bütün varlıkları rızıklandıran.
226-) Zülcemâl : Sonsuz güzellik ve cemal sahibi olan.
227-) Zülkemâl : Güzel ve kamil sıfatlara sahip olan.
228-) Nîmet-i Rabbaniye : Verdiği nimetlerle bütün mahlukatı idare ve terbiye eden.
229-) Nûrü’l-Envar : Nur saçan, nur sahibi olan.
230-) Rahmân-ı Rahîm-i Zülcelâl-i Ve’l-İkram : Sonsuz ikram, haşmet, şefkat merhamet sahibi ve bütün varlıkların rızkını veren.
231-) Sâhib-i Âlem : Alemin sahibi olan.
232-) Sâhib-i Hakikî : Eşyanın gerçek sahibi olan.
233-) Sâhib-i Kâinet : Kainatın sahibi olan.
234-) Sâhib-i Kur’ân : Kuran’ın gerçek sahibi olan.
235-) Sâik-i Hakîm : Her şeyi bir hikmet ile sevk eden.
236-) Sanatkâr-ı Zülcemâl : Sonsuz güzellik sahibi ve her şeyi sanatlı yapan.
237-) Sâni : Her şeyi sanatla yapan.
238-) Sâni-i Âlem : Bütün alemi sanatla yapan.
239-) Sâni-i Basîr : Her şeyi hakkıyla gören ve her şeyi sanatla yaratan.
240-) Sâni-i Bîzevâl : Sonsuz ve tükenmez sanat sahibi olan
241-) Sâni-i Hakikî : Sanatın gerçek yaratıcısı olan.
242-) Sâni-i Hakîm : Her şeyi sanatla ve hikmetle yaratan.
243-) Sâni-i Hakîm-i Zülcelâl : Her şeyi bir izzet, heybet ve hikmet ile yaratıp, sanat ile donatan.
244-) Sâni-i Hakîm-i Zülcemâl : Güzellik ve hikmet sahibi olan.
245-) Sâni-i Kadîr : Her şeye gücü yeten ve her şeyi sanatlı yaratan.
246-) Sâni-i Kadîr ve Hakîm : Her şeyi hikmet ve sanatla yaratan, nihayetsiz kudret sahibi olan.
247-) Sâni-i Kadîr-i Zülcelâl : Her şeyi bir izzet, heybet ve hikmet ile yaratıp, sanat ile donatan.
248-) Sâni-i Kâinat : Kainatı mükemmel bir sanatla yaratan.
249-) Sâni-i Kerîm : İkramı bol olan ve her şeyi sanatlı yaratan.
250-) Sâni-i Küll-i şey : Her şeyi sanatlı yaratan.
251-) Sâni-i Mevcudât : Bütün mevcudatı sanat ile yaratan.
252-) Sâni-i Vâhid : Bir olan ve her şeyi sanatla yaratan.
253-) Sâni-i Vâhid-i Ehad : Tek ve yardımcısız olarak her şeri sanatla yaratan.
254-) Sâni-i Zülcelâl : Sonsuz büyüklük sahibi ve her şeyi sanatla yaratan.
255-) Sâni-i Zülcelâl-i Vel-İkram : Sonsuz büyüklük ve ikram sahibi olan.
256-) Sâni-i Zülcemâl : Sonsuz güzellik sahibi ve her şeyi sanatla yapan.
257-) Sâni-i Zülkemâl : Sonsuz kemal sahibi ve her şeyi sanatla yaratan.
258-) Semî-i Mutlak : Her şeyi işiten.
259-) Sultân-ı Cihan : Kainatın sultanı olan.
260-) Sultân-ı Ezel ve Ebed : Zaman ve mekanla kayıtlı olmadığı halde, bütün zamanlar ve mekanlar tasarrufu altında olan.
261-) Sultân-ı Ezelî : Saltanatı zaman ve mekanla sınırlı olmayan.
262-) Sultân-ı Kâinat : Kainatın sultanı ve sahibi olan.
263-) Sultân-ı Levlâk : Hz. Muhammed (s.a.v.)’e “Sen olmasaydın; felekleri, alemleri yaratmazdım” diyen sultan.
264-) Sultân-ı Levlâke Levlâk : Hz. Muhammed (s.a.v.)’e “Sen olmasaydın; felekleri, alemleri yaratmazdım” diyen sultan.
265-) Sultân-ı Mutlak : Hakimiyeti sınırsız sultan.
266-) Sultân-ı Sermedî : Saltanatı zaman ve mekanla sınırlı olmayan ve daima devam eden.
267-) Sultân-ı Şdil : Saltanatı adaletli olan.
268-) Sultân-ı Zîşan : Çok meşhur olan yüce sultan.
269-) Sultân-ı Zülcelâl : Celal ve büyüklük sahibi sultan.
270-) Sultânü’d-Deyyân : Herkesin hak ve hesabını en iyi bilen, veren kudret ve hakimiyet sahibi olan.
271-) Şâfî : Şifa veren.
272-) Şâfî-i Hakikî : Gerçek şifayı veren.
273-) Şâfî-i Hakîm-i Zülcelâl : Büyüklüğüne yakışır tarzda belli faydalar ve gayeleri gözeterek hastalıkları iyileştiren.
274-) Şâhid-i Bâkî : Olmuş ve olacak her şeyi gören ve şahit olan.
275-) Şâhid-i Ezelî : Zaman ve mekanla sınırlı olmayıp her şeyi gören ve bilen.
276-) Şâri-i Hakikî : Şeriatın kurucusu ve gerçek sahibi olan.
277-) Şefkat-i Rubûbiyet : Her varlığı idare ve terbiye eden.
278-) Şefkat-i Ulûhiyet : Bütün varlıkların emirlerine harfiyen uydukları.
279-) Şehrâyin-i Rahmân : Bütün varlıkların ihtiyaçlarını karşılayan.
280-) Şems-i Cemâl : Her varlık üzerindeki güzelliğin güneşi olan.
281-) Şems-i Ezel ve Ebed : Bütün zamanları ve mekanları isimleriyle aydınlatan, zaman ve mekanla da kayıtlı olmayan.
282-) Şems-i Ezelî : Zaman ve mekanla sınırlı olmayıp, bütün zamanları ve mekanları isimleriyle aydınlatan.
283-) Şems-i Sermedî : Kainatı isim ve sıfatlarıyla daima aydınlatan, zaman ve mekanla sınırlı olmayan.
284-) Şems-i Tâbân-ı Zülcemâl : Parlak güzelliği ile her şeyi aydınlatıp güzelleştiren.
285-) Taarrüf-ü Rabbânî : Her şeyi terbiye ve idare eden.
286-) Tabiat : Yaratılış, huy, karakter kainatta cereyan eden fiiller arasındaki bağı kuran ve düzeni sağlayan.
287-) Ulûhiyet-i Mutlaka : Hiçbir şarta bağlı olmaksızın ilah olma, Mutlak ilah olan.
288-) Üstâd-ı Ezelî : Zaman ve mekanla sınırlı olmayan ve her şeyi bilen.
289-) Üstâd-ı Ezelîye : Zaman ve mekanla sınırlı olmayan ve her şeyi en iyi bilen.
290-) Üstâd-ı Zülcelâl : Celal ve ihtişamla öğreten üstat.
291-) Vahdet-i Sânia : Sanatlı bir biçimde her şeyi yaratan.
292-) Vâhib-i Hayat : Bütün canlılara hayatı bağışlayan.
293-) Vâhibü’l-A’mal Ve’l-Âmâl: Emelleri ve amelleri bağışlayacı olan.
294-) Vâhibü’l- Hayat : Bütün canlılara hayatı bağışlayan.
295-) Vâhid-i Ehad : Bir olan ve birliği her bir şeyde tecelli eden.
296-) Vâhid-i Zülcelâl : Saltanatı ihtişamlı ve tek olan.
297-) Vedûd : Çok şefkatli, kendisine çok sevgi gösterilen ve mahlukatını seven.
298-) Vehhâb : Çok fazla bağışlayan, ihsanda bulunan.
299-) Vehhâb-ı Rezzâk : Bol bol rızk veren ve çok ihsanda bulunan.
300-) Yezdân : Cenabı Allah.
301-) Zât-ı Adl ve Rahîm : Adalet ve rahmetle hükmeden.
302-) Zât-ı Akdes : Her türlü kusur noksandan uzak ve pak olan.
303-) Zât-ı Akdes-i İlâhiye : En kutsi ve en mübarek sıfatların sahibi olan.
304-) Zât-ı Azamet-i Kibriyâ : Her yönüyle büyük ve kudret sahibi olan.
305-) Zât-ı Bâkî : Daimi olan.
306-) Zât-ı Bârî : Kainatı tam bir uygunluk ve nizam içinde yaratan.
307-) Zât-ı Celîl-i Zülcemâl : Sonsuz güzellik sahibi ve sonsuz büyük olan.
308-) Zât-ı Ehad ve Samed : Tek ve hiçbir şeye muhtaç olmayan.
309-) Zât-ı Ehad-ı Samed : Tek ve sonsuz hayat sahibi olan.
310-) Zât-ı Ferd ve Ehad : Tek ve benzersiz olan.
311-) Zât-ı Ferd-i Vâhid : Tek ve benzersiz olan.
312-) Zât-ı Ferd-i Zülcelâl : Varlığı tek olan büyüklük ve heybet sahibi.
313-) Zât-ı Ganî-i Alelıtlak : Eksiksiz ve mutlak zenginlik sahibi olan.
314-) Zât-ı Hafîz-ı Bîzeval : Her şeyi sonsuza kadar noksansız bir şekilde muhafaza eden.
315-) Zât-ı Hakîmâne : Hikmetle iş gören.
316-) Zât-ı Hayy ve Muhyî : Hayat veren ve hayat sahibi olan.
317-) Zât-ı Hayy-ı Kayyûm : Varlığı ve dirliği her an için olup, gökleri ve yerleri her an için tutan, daimi her şeye : her hususta iktidarı yeten.
318-) Zât-ı Kadîr-i Alîm : Her şeyi bilen ve her şeye gücü yeten.
319-) Zât-ı Kayyûm-u Ezeli : Zaman ve mekanla sınırlı olmayan ve hiçbir şeye muhtaç olmayan.
320-) Zât-ı Kerîm : Kerim ve cömert olan.
321-) Zât-ı Mukaddes : Her türlü noksan sıfatlardan uzak ve temiz olan.
322-) Zât-ı Mukaddesei İlâhiye: Her türlü noksan sıfatlardan uzak ve temiz olan.
323-) Zât-ı Nurü’l-Envar : Nurların nuru olan.
324-) Zât-ı Rahmânirrahîm : Yardım, ihsan ve merhamet sahibi olan.
325-) Zât-ı Rezzâk-ı Şâfîye : Şifalı rızklar veren.
326-) Zât-ı Vâcibü’l-Vücud : Varlığı ve vücudu vacip olan, mutlaka gereken.
327-) Zât-ı Vâhid-i Ehad : Tek, yekta ve benzersiz olan.
328-) Zât-ı Zülcelâl : Celal ve büyüklük sahibi.
329-) Zât-ı Zülcelâl-i Vel- Kemâl : Her türlü mükemmellik ve güzelliğin sahibi olan.

Leave a Reply

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir